SÖZ SANATLARI
Düzyazı temelde düşüncenin tarlasıdır. Bu nedenle düzyazılarda düşünce ağırlıklı konular işlenegelmiştir. Bu açıdan düzyazılarda yalın bir anlatım tercih edilmiştir. Şiirde ise düşünceden çok duygular ağırlıktadır. Şiir, insanların duygu ve hayallerine seslenir. Duygu ve hayallerin canlı tutulması, sözlerin okuru coşturması için şairler söz sanatlarından sık sık yararlanmışlardır. Bir düşünceyi sanatlardan arındırılmış bir şekilde, düz olarak anlatmak ile söz sanatlarından yararlanarak anlatmak, kişide uyandıracağı etki bakımından aynı değildir. Örneğin bir düşünceyi söz sanatı olmadan
“Bu sabah en acımasız olan bile ağladı.”
şeklinde ifade etmekle,
“En katı yüreklinin bile bu sabah iki
Üç damla yaş kurudu solgun yanaklarında”
şeklinde ifade etmek birbirinden çok farklıdır. Bu şiirde şair “katı yürekli” sözleri ile sözcükleri gerçek anlamının dışında, mecaz anlamı ile kullanmış, ayrıca kişinin ağladığını “iki üç damla yaş kurudu solgun yanaklarında” sözleri ile daha güzel bir şekilde ifade etmiştir.
“Sana dert dökmeye yetmiyor bir gün
Kağıt bile mısralardan tedirgin
Vakit gece, kalem hasta, göz yorgun
Yazamadım, yazılmıyor sultanım”
Bu dörtlükte şair, duygularını sevdiğine anlatırken hem abartmadan (duygularını olduğundan çok gösterme) hem de kişileştirmeden (insan dışındaki varlıkları insana özgü niteliklerle aktarma) yararlanmıştır.
1 - Mecaz
2 - Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması)
3 - Teşbih (Benzetme)
4 - İstiare (Eğretileme)
5 - Teşhis (Kişileştirme)
6 - İntak (Konuşturma)
7 - Kinaye
8 - Tevriye
9 - Hüsn-i Ta'lil
10 - Tecahül-i Arif
11 - İstifham
12 - Mübalağa (Abartma)
13 - Tariz
14 - Tezat (Karşıtlık)
15 - Tenasüp
16 - Leff ü Neşr
17 - Telmih
18 - İrsal-i Mesel
19 - Nida (Seslenme)
20 - Cinas
21 - İktibas
22 - Tekrir
23 - Aliterasyon
24 - Asonans
25 - Ulama
26 - Seci
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder