Öğrenci Topluluğu ve Ders Notları

Öğrenciler Platformu

REKLAM ALANI

28 Ocak 2018 Pazar

Amerikan Edebiyatı: ERNEST HEMİNGWAY (1899 - 1961)


ERNEST HEMİNGWAY (1899 - 1961)
Amerikan edebiyatının önemli yazarlarındandır. Kısa öykünün ustaları arasında gösterilmektedir. Hemingway, sade, anlaşılır ve son derece akıcı bir yazım tarzıyla, dünya edebiyatında çığır açmış bir yazardır.
Doktor bir babayla opera şarkıcısı bir annenin oğlu olarak Şikago yakınlarında Oak Park’ta dünyaya gelen Ernest, burada beş kardeşiyle birlikte büyür. Burada 1917’ye kadar okula devam eden Hemingway aynı zamanda tutkulu bir sporcudur. Macerasever bir kişiliğe sahip olan yazar, henüz öğrenci gazetesinde çalışırken gazeteci olmaya karar verir. 18 yaşında Kansas City Star gazetesinde başladığı eğitimini, I. Dünya Savaşı’nda Kızılhaç örgütüyle birlikte sağlık memuru olarak İtalya’ya gitmek üzere bırakır. Bu savaşta ağır bir şekilde yaralanır. Bu sırada ölüm korkusuyla tanışır ve savaş konusu hemen bütün yapıtlarında öne çıkar.
1921’de Türk-Yunan savaşında savaş muhabiri olarak bulunur. Bir yıl sonra da Mussolini’nin Roma’ya yürüyüşünü anlatır. Amerikalı yazar Gertrude Stein ile arkadaş olunca Hemingway edebiyata yönelmeye heveslenir. İlk olarak kısa öyküler yazmaya başlar.
Hemingway eserlerinde izlenimlerini sade, açık bir dille aktarır. Yapıtlarının amacı, yüzeyin altındaki gerçeklere ulaşmaktır. O, yaşanmış olayları, gerçekleri, edindiği izlenimleri anlatmak peşindedir. Yazar, önce Pulitzer ödülüne, sonra Nobel ödülüne layık görülür.

Eserleri:

Roman:
Silahlara Veda, Çanlar Kimin İçin Çalıyor, İhtiyar Adam ve Deniz

Hikâye:
Zamanımızda, On Hikâye, Güneş de Doğar, İlkbahar Selleri, Kadınsız Erkekler

Silahlara Veda
Romanda anlatılanlar I. Dünya Savaşı döneminde İtalya’da geçer. Ambülans şoförlüğü yapan Henry, İtalyan tarafında yer alan bir Amerikalıdır. Bir gün, Catherine Berkley adında gönüllü bir İngiliz hemşireyle tanışır. Savaşta yaralanan Henri, Milano’daki Amerikan Hastanesi’nde tedavi altına alınır. Hastanede ona, daha önce tanıştığı Catherine bakar. Milano’daki günlerinde, Catherine sanki barışın, sevincin ve aşkın simgesi olur Henry’nin gözünde. İkisi de birbirlerini sever. Catherine hamile kalır. Ama savaş daha bitmediğinden Frederic geri dönmek zorundadır.
Henry, cepheye döndüğünde, İtalya’yı Almanya ve Avusturya’ya karşı geri çekilir hâlde bulur. Geriye çekilme sırasında, bazı İtalyan memurları onu İtalyan kılığında bir Alman olmakla suçlayıp öldürmeye kalkarlar. Henry, ordudan kaçıp Catherine’i bulur. Beraber İsviçre’ye giderler. Ancak Catherine doğum sırasında yaşamını yitirir. Savaşın anlamsızlığını anlayan Henry, bir de hamile sevgilisinin ölümüne katlanmak zorunda kalır.

İhtiyar Adam ve Deniz
Yazar, bu romanında ihtiyar bir balıkçının denizle mücadelesini anlatır. Kübalı balıkçı Santiago, 84 kez boşuna denize açıldıktan sonra kocaman bir kılıç balığı yakalar. Bu başarısının sevinci içinde yakaladığı balığı teknesine bağlayarak evine doğru yelken açar. Balığı yolda köpekbalıkları tarafından yenilip bitirildiği hâlde Santiago ertesi günü yine denize açılır. Roman, insanın boşuna başarı peşinden koşusunu simgeler. İnsanın doğaya karşı savaşına öldürme gereksinimi egemendir. Birey tüm yenilgilere karşın yeniden yaşam savaşına döner. Hemingway, bunları dile getiririr romanında.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder