Öğrenci Topluluğu ve Ders Notları

Öğrenciler Platformu

REKLAM ALANI

11 Mayıs 2017 Perşembe

Divan-ı Hikmet


Divan-ı Hikmet

XII. yüzyılda Orta Asya’da hikmetleriyle büyük bir şöhret kazanmıştır. Ahmet Yesevi, Türk tasavvuf edebiyatının ilk büyük ismidir. Şiirleriyle bütün Türk ülkelerinde derin izler bırakmıştır. Divan-ı Hikmet’teki şiirler, sade bir dille yazılmış, öğretici mahiyette manzumelerdir.
Ahmet Yesevi, şiirlerini daha çok 12’li hece vezniyle ve dörtlükler hâlinde, Hakaniye lehçesiyle yazmıştır.
Divan-ı Hikmet, dinî, tasavvufi ve öğretici bir eserdir. Eserin yazılma amacı, halka İslamiyet’i hikmetli bir şekilde öğretmektir. Dörtlüklerin her birine “hikmet” adı verilmiş ve bu hikmetler Orta Asya ve Anadolu’da yayılarak halkı derinden etkilemiştir. Yesevilik tarikatının da kurcusu olan Ahmet Yesevi daha sonra Anadolu’da kurulan pek çok tarikata kaynak olmuştur.
Orta Asya ve Türk boylarının bulunduğu bölgelerde yüzyıllarca sevilerek okunan “Bakırgan Kitabı”nın yazarı olan Süleyman Ata da, Ahmet Yesevi’nin halifelerinden biridir. Onun eseri de dinî, tasavvufi ve öğretici şiirlerden oluşmaktadır.

Nefsim meni hava kıldı harıp kaldım
Dıngıl destar pöçek pulga satıp aldım
Şeyh men tiyü davi kıldım yolda kaldım
Bigam bolup yer astıga girdim mına

(Nefsim uğruna harap, yorgun kaldım
Değerli sarığı kalp paraya satmış gibiyim
“Ben şeyhim” dedimse de yolda kaldım
Gamdan kurtulup yer altına girdim işte)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder